Kendine özgü tekniği ile öne çıkan mistik gerçekliğin ustası Farago’nun çoğu ilk kez sergilenen sıradışı eserleri, Ankara’da sanatseverlerin beğenisine sunuldu.
6 Mart akşamı Ankara HiltonSa’da açılışı yapılan sergide Macaristan Büyükelçiliği Misyon Yardımcısı Sayın Viktor Matis de bir konuşma yaptı. Konuşmasında Güler Sanat’ın özverisi ve çabaları ile adeta fahri Macar kültür elçiliği yaptığının altını çizen Matis, sanatseverlere Farago’nun sanatı hakkında da bilgi verdi. Aralarında Sikorsky Genel müdürü Anand Stanley, Hilton Otelleri Genel Müdürü Jacques Brune, Hürriyet Gazetesi yazarlarından Şükrü Küçükşahin’in de bulunduğu pek çok Türk ve yabancı sanatseverin katılımı ile devam eden kokteyl ve sergi sanatseverlerin büyük beğenisini kazandı.
Özgün bir teknikle Rönesans sanatını yorumluyor
1947 yılında Macaristan’ın Mateszelka şehrinde doğan sanatçı, sanat eğitimini Varşova Güzel Sanatlar Akademisi Grafik ve Resim Bölümü’nde tamamladı. Öğrenim süresi boyunca Norveç Kraliyet bursu ile Oslo’ya gitti ve Oslo Modern Sanatlar Müzesi koleksiyonunda en genç sanatçı olarak yer almayı başardı. 1971 yılına kadar atölye çalışmalarını İtalya’da Roma ve Sicilya’da sürdürdü. Bu dönemi, 1970’li yıllarda Kuzey Amerika günleri izledi. Önce New York’ta sonrasında da Montreal’de kişisel sergiler gerçekleştirdi. Amerika’daki yıllarında Kaliforniya’ya yerleşerek Santa Monica’da atölye kurdu ve 1980’li yılların ortalarına kadar burada yaşadı. Sonrasında Avrupa’ya geri dönerek birçok önemli karma ve kişisel sergiye imza attı.
Resimlerinde modern malzeme ve özgün bir teknik kullanarak masalsı bir dünyanın kapılarını açan FARAGO, ortaçağ figürleri, Roma ikonaları, bazen de mitolojik karakterler olarak karşımıza çıkan anlatımıyla izleyiciyi bir hayal dünyasının içine sürüklüyor. Masalları, mistik hikayeleri kendine özgü düşsel ve fantastik bir üslupla ele alan FARAGO, temel resim aletlerini terk edip fırça yerine parmağını kullanarak geliştirdiği otantik tekniği ile adeta bir heykeltıraş gibi renklerin içerisinden kendi figürlerini ve hikâyelerini yaratıyor.
“Renklerin heykeltıraşı” olarak anılan sanatçı adeta ölü bir dokuya ruh ve hayat verdiğini hissettiren kuvvetli anlatımı ile dikkat çekiyor. Sanatçının çalışmalarında güzel kadın ve bilge adam figürleri, tarihi olaylar, efsaneler ve mitler içerik ve üslubunun merkezini oluşturuyor. Eserleri, İskandinavya’dan Kuzey Amerika’ya, Macaristan ve Avusturya’dan Japonya’ya, İsrail’den Vatikan’a kadar uzanan dünyanın çok önemli müze ve koleksiyonlarında yer alan sanatçı halen Lihtenştayn’daki atölyesinde çalışmalarına devam etmektedir.
Küratörlüğünü Kemal Orta’nın üstlendiği bu sergi 6-26 Mart 2015 tarihleri arasında Ankara HiltonSA’da ücretsiz olarak ziyaret açık olacaktır.