Yeni bir araştırma, seyahat sektörünün dolandırıcılığa en açık sektörlerden biri olduğunu ortaya koyuyor. Yoğun kalabalıklar ve yüksek alışveriş oranları nedeniyle popüler turistik yerler dolandırıcıların başlıca hedefleri arasında yer alıyor.
Seyahat edenler, dolandırıcılık planlarından kaçınmak için yanlarında sağlıklı bir miktarda şüphecilik bulundurmalı ve gerçek olamayacak kadar iyi tekliflerden kaçınmalıdır.
Seyahat edenler arasında yeni bir destinasyonu ziyaret ettiklerinde yaygın bir korku, yankesicilik veya meşru görünen bir tur şirketi tarafından dolandırılma gibi dolandırıcılıkların kurbanı olup olmayacaklarıdır.
Yeni bir araştırma, seyahat sektörünün dolandırıcılar için büyük bir hedef olduğunu gösterdiğinden, bu korkuların tamamen yersiz olmadığı ortaya çıktı.
Mastercard Ekonomi Enstitüsü, Mastercard’dan toplanan ve anonimleştirilmiş işlem verilerini inceledi ve “seyahat sektörünün dolandırıcılık saldırılarına en açık sektörler arasında yer aldığını” buldu.
Mastercard’ın verileri, dolandırıcılık raporlarının yaz aylarındaki yoğun seyahat dönemlerinde popüler destinasyonlarda %18, kış seyahat sezonunda ise soğuk hava koşullarına sahip destinasyonlarda %28’den fazla arttığını gösteriyor. Raporda, “Özellikle kalabalıkları çeken popüler turistik destinasyonlar, yüksek ziyaretçi yoğunluğu ve artan işlem hacmi nedeniyle dolandırıcılar için birincil hedeftir” denildi.
Meksika, Vietnam, Bangladeş, Tayland…
Rapora göre, turistlerin seyahatle ilgili dolandırıcılık oranlarının daha yüksek olduğunu bildirdiği yerler arasında Meksika’nın Cancun şehri; Vietnam’ın Hanoi şehri; Bangladeş’in Dakka şehri ve Bangkok yer alıyor. Seyahat dolandırıcılığı oranlarının en düşük olduğu yerler arasında ise San Francisco, Dublin, Seul, Budapeşte ve Edinburgh şehri yer alıyor ve en düşük seyahat dolandırıcılığı oranlarına sahip şehirler arasında yer alıyor. Raporda, “Bu, en yüksek veya en düşük dolandırıcılık oranlarına sahip şehirlerin sıralaması değil, göreceli bir karşılaştırmadır” deniyor.
Tehlike, bir gezginin evinden ayrılmasından çok önce de başlayabilir; erken aşama seyahat planlamasıyla ilişkili dolandırıcılık, 2024’te bir önceki yıla kıyasla yüzde 12 arttı. Raporda, seyahat rezervasyonu süreci sırasında gezginlerin “genellikle enflasyon ve ekonomik baskılar ortasında indirimli seyahat arzusunu hedef alan dolandırıcıların olduğu manipüle edilmiş varış noktası fotoğrafları, sahte onay bağlantıları ve sahte tekliflerle karşılaştığı” belirtiliyor.
Sahte acentelere dikkat!
Rapor, en yaygın seyahat dolandırıcılık türlerinin sahte seyahat acenteleri ve gezi turları olduğunu ve bu sektördeki dolandırıcılığın küresel ortalamanın dört katından fazla olduğunu gösteriyor. Bu tür dolandırıcılıklar, Hong Kong gibi belirli destinasyonlarda daha da yaygın. Burada dolandırıcı seyahat acenteleri ve tur operatörleri şehrin seyahatle ilgili dolandırıcılıklarının %70’ini oluşturuyor. Bu dolandırıcılar ayrıca, her iki şehirdeki seyahat dolandırıcılıklarının %64’ünü oluşturan Barselona ve Hindistan’ın Delhi şehrinde de yaygın. Ayrıca Singapur (%49) ve Cancun (%48) da bu şehirlerde bulunuyor.
Seyahat edenlerin dikkat etmesi gereken kırmızı bayraklar arasında cazip derecede düşük fiyatlar sunan veya ön ödeme gerektiren tur operatörleri yer alıyor. Rapora göre, “Ödeme yapıldıktan sonra tur ya hiç gerçekleşmeyebilir ya da vaat edilenden çok farklı olabilir.”
Taksi ve araç kiralama dolandırıcılıkları da özellikle Endonezya’nın Cakarta kentinde sıklıkla yaşanıyor. Bu tür dolandırıcılıklar şehirdeki seyahat dolandırıcılığının yüzde 66’sını oluştururken, Bangkok’ta yüzde 48 ve Londra’da yüzde 34 oranında görülüyor.
Sahte konaklama rezervasyonları, seyahat dolandırıcılıklarının %39’unu oluşturan Tayland, Phuket ve turistlere yönelik dolandırıcılıkların %35’ini oluşturan Türkiye, Antalya gibi bazı destinasyonlarda yaygındır. Raporda, “Dolandırıcılar, sahte listeler oluşturarak tatil kiralama platformlarını veya seyahat web sitelerini istismar edebilir ve turistleri var olmayan veya reklamı yapılan açıklamalardan çok farklı olan mülkleri rezerve etmeye yönlendirebilir” denilmektedir.
Bu sinir bozucu ve hayal kırıklığı yaratan durumlardan kaçınmak için, gezginler bir sonraki seyahatlerinde yanlarında sağlıklı bir doz şüphecilik getirmeyi planlamalı ve gerçek olamayacak kadar iyi görünen herhangi bir teklife ödeme yapmadan önce iki kez düşünmelidirler.